ANSİKLOPEDİM.com  
 
Zülka'de 
Zülka'de  
 Kamerî ayların on birincisi. Cahiliye devri
 Arapları tarafından hurmaların olgunlaşması ve
 mahsulün toplanması manasında kullanılmaktaydı. 
 Bilindiği gibi hicret, Rebiülevvel ayında
 cereyan etmişse de Arapların İslam'dan önce bildikleri bu
 ayların benimsenmesinde hikmet görüldüğünden senenin ilk yılı
 olarak "Muharrem" kabul edilmiştir. Diğer taraftan Zülka'de,
 "Eşhürü'l-Hurum (Saygılı, hürmetli aylar)'un da
 birincisidir. Bu aylar üçü peş peşe biri ayrı olmak
 üzere dört tanedir: 1- Zülka'de, 2-Zülhicce, 3- Muharrem, 4- Receb. 
 Hz. İbrahim (a.s) ve İsmail (a.s) devrinden
 beri bu dört ay hürmetli aylar olarak anıla- gelmiştir. Bu
 aylar her türlü kötülüğün, saldırının, zulmün,
 kıtalin yasaklandığı aylardır. Nitekim Bakara sûresinin
 217. ayetinde hürmetli ayda savaşın büyük bir suç olduğu;
 Allah yolundan, hak dinden engellemenin, Allah'a küfr ile Mescid-i Haram'ın
 halkım, aynı zamanda Muhammed ashabını oradan çıkarmanın
 çok büyük bir günah olduğu belirtilmiştir. 
 Ancak cahiliye devrinde Arapların bir
 kısmı maişetlerini soygunculuk ve yağma ile
 sağladığından ve aralarında sık sık kan
 davaları ve iç harpler vuku bulduğundan peş peşe
 saygılı aylardan üç ay boyunca hürmet yasaklarını gözetmekte,
 gazveye ve saldırıya gitmemekte güçlük çekiyorlardı.
 Bunun önüne geçmek için muharebe ve saldırı günlerinde
 mesela "Recep ayı" girerse onu helal sayıp
 haramlığını "Şaban ayı"na tehir
 ederlerdi. Böyle bir durum "Muharrem"de gerekse bunu "Safer"e
 ertelerlerdi. Böylece o yıl Muharram ve Receb yerine Şaban veya
 Safer ayları hürmetli aylardan sayılmış olurdu. Ancak
 ayların sıralamasında değişiklik meydana
 geliyordu. Neticede tehir edilen ay, bir yıl bittikten sonra yeni
 yıla ekleniyordu. Diyelim ki, ertelenen ay Muharrem ve yerine geçirilen
 ay da Safer ise buna Safer-i ahir denilirdi. Böylece Zülhicce'den sonra
 yılın ilk ayı Muharrem olması icab ederken onun
 yerine Safer gelmiş oluyordu. Dolayısıyle ondan sonraki
 gelen ayların hepsi adlarını devam ettirmekle beraber
 Allah'ın kendilerine tayin ettiği zaman diliminde
 bulunmamış oluyorlardı. Bunun pek çok sakıncası
 yanında hac ibadeti, Allah katında belirtilen Zülhicce ayı
 ve günlerinden başka ay ve günlere kaymış olurdu. Tevbe sûresinin
 36 ve 37. ayetlerinde cahiliye çağı Araplarının
 yapmış olduğu bu işlem Allah Teala tarafından kötülenmekte
 ve kainatın yaratılışından itibaren mevcut olan
 on iki ayın yerlerinin korunması hatırlatılmakta ve
 "nesî" denilen sapıtmak için hürmetli ayların
 yerini değiştirmenin küfürde ileri gitmek olduğu;
 Allah'ın helal kıldığını haram, haram
 kıldığını da helal saymaktan kaçınmak
 gerektiğini vurgulanmaktadır (bk. "Nesî") (Bu
 ayetlerin açıklanması için bk. Elmalılı Hamdi
 Yazır, Hak Dini Kur'an Dili, IV, 2523-2541) 
 İslamî telakkiye göre Allah'ın
 saygılı kıldığı dört aydan birincisi olan
 Zülka'de ayında müslümanların her türlü söz ve davranışlarında
 daha dikkatli davranmaları, bu hürmetli ayı fırsat bilerek
 ruh ve kalplerini zikir, tefekkür ve ibadetle süslemeleri, haram ve
 yasaklardan kaçınmakta daha hassas davranmaları, İslamî
 hizmetlere daha şuurlu olarak katkıda bulunmaları beklenir. 
 Hüseyin ALGÜL 
 
 
    
        Kategori:  İslam Ansiklopedisi  | Etiket:  Zülka'deKaynak:  http://samil.ihya.org/ansiklopedi/zulka-de.html 
 
vuhuv.com.tr 
Önemli Uyarı  
Sitemizde yer alan tüm içerikler internet ortamından toplanmış ve derlenmiştir. Yer alan bilginin doğruluğu garanti edilmemektedir. Yanlış bilgi için tarafımıza sorumluluk yüklenemez. Yanlış bilginin doğuracağı etkenlerden sitemiz ve yöneticileri sorumlu tutulamaz.